13 Eylül 2013 Cuma

BASKILARA , SALDIRILARA VE ÖLÜMLERE KARŞI DİRENECEĞİZ.


Manisa Emek Ve Demokrasi Platformu Olarak AKP Hükümetinin Son Günlerde Ülkede Uygulamaya Başladığı Şiddeti Ve Terörü Kınıyoruz! Şiddet Can Almaya Devam Ediyor! Artık Kana Doymuyor! Artık Yeter Diyoruz!

Haziran ayında Gezi Parkında başlayan ve tüm Türkiye’ye yayılan geniş halk kesimlerinin özgürlük, eşitlik ve adalet talepleri AKP’nin polisi tarafından her türlü baskı ve şiddet uygulanarak sindirilmeye çalışılıyor. Son olarak ODTÜ’den yol geçirilmesi ve ağaçların kesilmesine karşı mahalle sakinlerinin ve öğrencilerin yaptıkları protestolara karşı uygulanan polis şiddeti, Tuzluçayır semtinde yapılmak istenen Cami-Cemevi-Aşevi projesine karşı halkın gösterdiği tepkiye uygulanan şiddetle iyice tırmandırılmaktadır.

Asimile etme politikasına karşı direnen Alevilere, ODTÜ orman katliamına karşı direnen gençliğe, Cizre’de barış isteyen halka, Suriye’de emperyalist müdahaleye hayır diyenlere, basın açıklaması yapanlara, şiddete hayır deyip alanlara çıkanlara düşmanca bir politika izleniyor. Şiddete hayır diyenlerin canına kastediliyor.

          Bütün çağdaş demokratik ülkelerde hükümetlerin, devletlerin politikalarını protesto etmek isteyen kitleler, işçiler, öğrenciler, kadınlar, çevreciler, savaş  karşıtları özgürce bu eylemlerini gerçekleştirmekte, taleplerini demokratik bir çerçevede dile getirerek, mevcut ülke yönetimleri üzerinde baskı oluşturmaktadır. Bu demokrasinin bir gereğidir.

Ülkemizde ise, ne yazık ki bu demokratik hakkın kullanılması bizzat hükümet tarafından engellenmekte, protesto için meydanlara inen kitleler siyasi iktidarın emrindeki emniyet güçlerinin en acımasız, pervasız müdahale ve saldırılarına maruz kalmakta, hemen her etkinlik adeta bir can pazarına dönüşmektedir. Uygulanan şiddet can almaktadır.

Maalesef bu olayları protesto etmek ve Hatay’da öldürülen Abdullah Cömert’in katillerinin yargı önüne çıkarılması için Hatay/Armutlu halkının gösterdiği demokratik tepkiye karşı uygulanan polis şiddeti bir gencimizin daha hayatını kaybetmesine yol açmıştır. AKP iktidarı bir gencin daha ölümüne neden olmuştur. Dün 22 yaşındaki Ahmet Atakan, Antakya halkına yönelik vahşi polis saldırısında yaşamını kaybetmiştir. Hayatını kaybeden Ahmet Atakan’ın ailesine, dostlarına ve tüm demokrasi güçlerine başsağlığı diliyoruz.

 

Bizler biliyoruz ki bu şiddet, kutsadıkları bir iktidarı kaybetme korkusuyla yanıp tutuşanların ve haklarına, geleceğine, emeğine sahip çıkanları düşman olarak görenlerin başvurabilecekleri bir yöntemdir.           

Kendi ülkesinde katlettiği gençlerin kanı ellerindeyken Suriye için timsah gözyaşları döküp savaş çığırtkanlığı yapan AKP’ye kınıyoruz…

 

           Yapılanlar zulümdür, katliamdır. AKP iktidarının sokak fobisi ve geziden bu güne uzanan direniş karşısında duyduğu panik onu saldırganlaştırıyor. Bu fütursuz saldırganlık her yerde direnişle yanıtlanıyor. Şimdi her yer Taksim ve her yer direniştir.

 

       Aylardır mücadele ettiğimiz taleplerin haklılığı ortadadır. Katledilen insanlarımızın katillerinin sırtlarının sıvazlanması yeni katliamlara davetiye çıkartmaktadır.

       Meydanlarda doğrudan halkımızın üzerine, doğrudan hedef gözetilerek gaz bombaları atılmaktadır. Gaz bombası kullanılması derhal yasaklanmalıdır.

 Artık yeter!

 

      AKP iktidarını uyarıyoruz: Katlederek, halka savaş açarak milyonlarca insanın özgürlük, adalet, eşitlik özlemlerini bastırabileceğinizi sanıyorsanız size tek söyleyeceğimiz “Yanılıyorsunuz” olacaktır. Ahmet Atakan ölümsüzdür. Ahmet Atakan’ın katillerinin bulunması için, adalet, onur ve özgürlük için mücadeleye, birleşmeye ve faşizme karşı omuz omuza olamaya çağırıyoruz.

 

REMZİ ŞİRİN

           MANİSA EMEK VE DEMOKRASİ PLATFORMU

SAVAŞA HAYIR BARIŞ HEMEN ŞİMDİ.


GEZİ RUHU İLE ŞİMDİ SAVAŞA KARŞI BARIŞ DEMENİN ZAMANIDIR

1 Eylül, Alman faşizminin Polonya‘yı işgal etmesi ile başlayan, ardında milyonlarca ölü, milyonlarca yaralı, acı ve gözyaşı bırakan insanlık tarihinin en acımasız, en kanlı ve en kirli savaşlarından biri olan İkinci Büyük Emperyalist Paylaşım Savaşı‘nın başladığı gündür.

Bu en acımasız, en kanlı, en kirli savaşa inat dünyada milyonlarca insan 1 Eylül’ü Barış günü olarak kutluyor, alanlara iniyor.

Bizler Manisa Emek ve Demokrasi Platformu üyeleri de orta doğuda ve dünyada sürmekte olan kirli savaşlara, emperyalist işgallere, halkların birbirine kırdırılmasına inat Barış demeye devam etmeliyiz diyoruz.                                               İşte bu nedenle 1 Eylül Dünya Barış gününde alanlara çıkarak, sesimizi yükseltelim diyoruz.

Paylaşım savaşlarının kirli tarihi bugün de ne yazık ki aynı vahşeti ile devam etmektedir. ABD emperyalizminin başını çektiği dünyanın egemenleri, enerji kaynaklarına ve yollarına hakim olma hırslarını ve saldırganlıklarını, "özgürlük ve demokrasi" sözcüklerinin ardına gizleyerek, Ortadoğu‘yu kan gölüne çevirmeye devam etmektedirler.

Bugün Suriye’de Esad rejiminin diktatörlüğünü bahane ederek eli kanlı çeteler marifetiyle masum insanlar katlediliyor. Rojava bu katliamların en yeni ve acı tanıklarından.

Irak’ta kimyasal silah iddiasıyla başlatılan işgal arkasında milyonlarca ölü ve istikrarsız bir ülke bıraktı.  Bu bir çıkmazdı. Irak halkına ve dünya kamuoyuna; ya Saddam, ya işgal dayatması ile” kırk katır mı kırk satır mıdendi ve sonuç ortadadır.

Aynı kirli senaryo ile saldırgan emperyalist blok, Ortadoğu’yu (Suriye, Mısır, Libya vb.) tam bir savaş ve şiddet sarmalının içine itiyor.

Ne acıdır ki ülkemiz Kürt sorununda demokratik çözüm ve barış denilerek ortaya konulan iyimserlikten çıkmakta ve hızla aynı oyunun bir parçası, taşeronu olmaya doğru yol almaktadır.

Buradan Manisa Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri olarak her türlü kirli savaş senaryosuna karşı olduğumuzu, savaşa karşı barışı, emperyalist saldırganlığa karşı halkların kardeşliğinden yana olduğumuzun bilinmesini istiyoruz.

Bizler ülkemizin içerde ve dışarıda barıştan yana tavır almasını, Kürt sorununda barışçıl çözümün bir an önce tesisi edilmesi için samimi adımların atılmasını bekliyor ve istiyoruz.

Bu vesile ile gezi parkı eylemlerine katıldıkları gerekçesi ile haklarında soruşturma açılan 197 arkadaşımızın arkasında olduğumuzu ve ortada işlenmiş bir suç görmediğimizi ilan etmek istiyoruz. Bu soruşturmaları açanların yasalara göre suç işlediğini ifade ediyoruz.

Artık bunu iyi bilin ki; Bu daha başlangıç, mücadeleye devam.

REMZİ ŞİRİN

MANİSA EMEK VE DEMOKRASİ PLATFORMU ADINA