SAĞLIĞIN TORBALARLA YÖNETİLMESİNİ KABUL ETMİYORUZ..!
Sağlık Torba Yasa tasarısının kalan maddeleri de 2
Ocak 2014 akşamı TBMM'de görüşülerek kabul edildi. Cumhurbaşkanı'nın
onayından sonra yasalaşmış olacak.
Gerek tek başına sendikamız SES, gerekse sağlık
alanındaki emek ve meslek örgütleriyle birlikte bu torba yasa tasarısı ile
ilgili çok şey söyledik:
- Tasarı Komisyonlarda görüşülürken müdahil olmaya çalıştık, neredeyse tüm maddeleri ile ilgili olarak görüşlerimizi komisyonlarla, komisyonlardaki iktidar ve muhalefet milletvekilleriyle paylaştık, kamuoyuna açıkladık.
- Tasarı TBMM’de görüşülürken Türkiye’nin her yanında sağlık emekçilerinin tepkilerini yansıttık.
- 4 Aralık 2013 günü İstanbul’dan başlayarak neredeyse Türkiye’nin tüm illerindeki Aile Sağlığı Merkezleri’ne yayılarak birinci basamakta hizmet vermedik.
- TBMM’nin önünde açıklama yaparak milletvekillerini uyardık.
Sesimiz duyulmadı, bizi görmezden geldiler, “biz
yaptık oldu” tarzı yasamayı bir kez daha yaşamış olduk. Şimdi de
Cumhurbaşkanı’nı bu yasayı onaylamayıp TBMM’e iade etmesi için çağrıda
bulunuyoruz.
- Acil Sağlık Hizmeti vermeyi
yasaklayan, bu hizmeti vermeye çalışana; rüşvet, şantaj, hapisten kaçma, kamu
görevlisine saldırma kadar hapis cezası öngören, sağlık çalışanına bu hizmeti
ruhsata bağlarken, bu hakkı eğitim görmüş asker ve polise veren,
- Sağlık çalışanlarına ikamet
zorunluluğu getiren,
- Anayasa Mahkemesi tarafından
defalarca iptal edilen “Tam Gün” uygulaması konusunda Üniversite-Eğitim ve
araştırma Hastaneleri için ayrı bir düzenlemeyi yeniden gündeme getiren,
- Şu sıralarda neredeyse tüm
hastanelerde ve tüm çalışanlara sanki “Denge Tazminatı” dışında ödeme
yapılıyormuş gibi, Yoğun bakım, acil servis ve 112'de çalışanlara yüzde 50 daha
fazla nöbet ücreti ödemesi verilmesini gibi göstermelik bir düzenlemeyi içeren,
- Profesör ve doçentlere, toplam
sayının yüzde 50'sini geçmemek üzere mesai dışında özel hastane ve vakıf
üniversitesi hastanesinde çalışabilmesini düzenleyen, üniversite dışındaki
hizmetlerinden elde edilen gelirlerin de yüzde 50'sinin limite bağlı olmaksızın
öğretim üyelerine ödenmesi öngören,
- Kamuda tam gün çalışmanın bir istisnası olarak, kamu kurum
ve kuruluşlarında çalışan ve yöneticilik görevi bulunmayan tabipler ile aile
hekimlerinin iş yükleri yokmuş gibi, çalışma saatleri dışında, kurumlarının
izniyle, aylık 30 saatten fazla olmamak şartıyla işyeri hekimliği
yapabilmesi ve Aile Sağlığı Merkezleri’nde çalışanların hastanelerde ayda
asgari 16 saat nöbet zorunluluğu getiren,
- Hekimlerin, işyeri hekimliği
eğitimi almadan ve işyeri belgesine sahip olma şartı aranmaksızın, 10'dan az
işçi çalıştıran az tehlikeli işyerlerinin işyeri hekimliği görevini
yapabilmesinin önünü açan,
- Ebelik eğitimini lisans
seviyesine çıkarmakla birlikte, hemşire yardımcısı, ebe yardımcısı, sağlık
bakım teknisyeni adıyla üç yeni "yardımcı sağlık mesleği" getiren,
dolayısıyla sağlık alanı için “ucuz işgücü” yaratan,.
- Hekimlerin tabi olduğu “zorunlu hizmet”
uygulamasında yurt dışı eğitim, uzmanlık ve 3 yıl süreyle Aile Hekimliği
görevini aynı yerde yapanların muaf tutulması gibi ayırımcı bir uygulamayı
getiren…
Bu yasayı, Sağlık ve Sosyal Hizmet emekçileri
sendikası olarak kabul etmiyoruz.
Bu torba yasanın pek çok maddesi Anayasa'ya, kişi
hak ve özgülüklerine aykırıdır.
Bu yasada zorla çalıştırma da vardır, halkın, işçinin
sağlığını hiçe sayma da.
Türkiye'de tıp okumaya, uzmanlık eğitimi almaya
ceza da vardır, köleleştirme de.
Bütün bu nedenlerle yasanın Cumhurbaşkanı tarafından
onaylanmamasını talep ediyor, bu torba yasanın getirdikleri de dahil olmak
üzere, sağlığı hak olmaktan çıkarıp ticarileştiren Sağlıkta Dönüşüm Programı ve
uygulamalarına karşı kararlı bir mücadele yürüteceğimizden kimsenin kuşkusu
olmamalıdır. Hükümeti, yol yakınken bu programdan vazgeçmeye çağırıyoruz.
SES MANİSA YÖNETİM KURULU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder