11 Şubat 2012 Cumartesi

KESK I. KADIN MECLİSİ SONUÇ BİLDİRGESİ

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu(KESK)’nun 7. Olağan Genel Kurulu’nda yapılan tüzük değişikliği sonucu oluşturulan Kadın Meclisi, 28-29 Ocak 2012 tarihinde Ankara’da ilk toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıya olumsuz hava koşullarına rağmen, KESK Kadın Sekreteri, KESK Kadın Birimi, Genel Merkez Kadın Sekreterleri ve şubelerden gelen kadın sekreterleri olmak üzere 91 kadın katıldı.
Kadın Meclisi’nin, kadınların sendikalardaki 20 yıllık mücadeleleri sonucunda oluşturulduğu ve KESK’ teki kadın hareketini ilerleteceği ortak noktasında birleşen kadınlar; “Kadınlar için, kadınlardan yana politikalar üretmek” için bir araya geldiler.
Kadınlar, çalışma programını, kısa ve uzun vadeli eylem ve faaliyetlerini, Kadın Meclisi’nin işleyişini, çalışma esaslarını görüşürken, başta KESK'li kadınlar olmak üzere yerellerde yaşadıkları kadın sorunlarını ve bunlara yönelik çalışmaları da paylaştılar.
KESK Kadın Meclisi;
- Tüm dünyada kapitalist ekonomik sistemin temel istihdam biçimi haline getirilen kuralsız, güvencesiz, esnek çalışma koşullarının en fazla kadınları mağdur ettiği ve kadın emeğinin sömürüsünün arttığı, ülkemizde de kadını eve hapsetmek isteyen erkek egemen bakış açısıyla AKP Hükümetinin son dönemde çıkardığı torba yasa, GSS, KHK’lar ile güvencesiz çalışmayı yasallaştırdığı, bu durumun en fazla kadınları etkilediği/etkileyeceği;
- Kadınların evde, sokakta, işyerinde, cezaevinde, şiddetin her türlüsü ile karşı karşıya kaldığı, AKP’nin ırkçı, gerici, muhafazakâr politikalarla tüm kurumları ele geçirdiği ve buralarda kadrolaştığı; toplumsal yaşamın cemaatler eliyle kuşatılarak kadının yaşam alanının daha da daraltıldığı; erkin erkeği koruyan yasalarıyla her gün 5 kadının katledildiği, katledenlerin korunduğu; adından “kadın” çıkarılan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın, kadınların geliştirdiği mücadeleyi manipüle ettiği, bu mücadeleyi oyaladığı, Bakanlık politikalarının kadını değil aileyi öne çıkarıp, koruduğu;
- Milliyetçi-ırkçı söylemlerin yükseltildiği, savaş çığırtkanlığının arttığı, faşizan uygulamaların çoğaldığı, göz göre göre katliamların yapıldığı; gözaltı ve tutuklamalarla başta kadınlar olmak üzere bütün muhalefetin susturulmaya çalışıldığı, tüm bu uygulamaları kadınların acı, açlık, yoksulluk, göç, tecavüz, fuhuş, şiddet ve ölüm olarak yaşadığı;
Tespitlerini yapmıştır.

Yapılan bu tespitlerden sonra Kadın Meclisi önümüzdeki dönem uzun vadeli mücadele programını “Esnek, güvencesiz, kayıt dışı, düşük ücretli, performansa dayalı çalışmaya karşı güvenceli iş; savaşa, gözaltı ve tutuklamalara, kadın cinayetleri başta olmak üzere kadına yönelik her türlü şiddete karşı güvenli yaşam” ekseninde yürütme kararı almıştır.
Ana başlıklarıyla ise:
8 MART
- 8 Mart'ta; “Esnek-güvencesiz çalışmaya, kadın cinayetleri başta olmak üzere kadına yönelik her türlü şiddete, homofobiye, nefret cinayetlerine, gözaltılara, tutuklamalara ve savaşa karşı 8 Mart'ta hizmet üretmiyoruz! Her yer 8 Mart Her Yer Direniş” şiarıyla bir eylem programının çıkarılması;
- Hizmet üretiminden gelen gücümüzü kullanarak 8 Mat'ın tatil ilan edilmesi talebinin öne çıkarılması; 8 Mart'ın kadın örgütlerinden, emek, meslek örgütlerinden ve siyasi partilerden kadınlarla ortaklaşarak örgütlenmesi ve kutlanması;
- 8 Mart’ın her yerde gününde kutlanması, bir haftaya yayılan etkinliklerle işyerlerinde gündem yapılması,
KADINA YÖNELİK ŞİDDET
- Başta kadın cinayetleri olmak üzere kadına yönelik her türlü şiddete karşı kapsamlı bir eylem ve etkinlik programı hazırlanması;
- Toplumsal yaşamın her alanında, iş yerlerinde ve sendikalarda üyelerimiz başta olmak üzere taciz, tecavüz ve diğer şiddet biçimlerine uğrayan tüm kadınlarla her türlü dayanışmanın sağlanması;
- Son genel kurulda kabul edilen önergelerden olan “Kadının beyanı soruşturmaya esastır” ilkesinin hayata geçirilmesi konusunda kadın meclisinin takipçi olması;
- Kadına yönelik her türlü şiddetle ilgili davalara olabildiğince katılım sağlanması, müdahil olunması, mücadelenin kadın örgütleriyle ortaklaştırılması;
- Kadınlar olarak AKP iktidarı döneminde alabildiğine artan baskı ve tutuklamalara karşı mücadele yürütülmesi; cezaevinde bulunan kadın arkadaşlarımızın davalarına kitlesel katılım sağlanması ve dayanışmanın güçlendirilmesi;
- KESK içerisinde tüm homofobik yaklaşımlarla mücadele edilmesi, sendika içi yaşamı düzenleyen yazılı metinlerde “cinsel yönelime karşı saldırılarla mücadele eder” ifadesinin tanımlanması;
- KESK'li kadınlar olarak, emek ve meslek örgütlerinden, siyasal alandan, bağımsız kadın örgütlerinden kadınlarla, bir heyet oluşturularak, en kısa zamanda, “Katliamı unutmadık, unutturmayacağız, takipçisiyiz” şiarıyla Uludere Roboski‘ye gidilerek, yakınlarını kaybeden kadınların acılarını paylaşmak için taziye, dayanışma ve barış talebiyle ziyarette bulunulması, “34 can için 34 fidan” dikilmesi;

ANAYASA

- Özgürlükçü, eşitlikçi ve demokratik bir anayasa acil bir ihtiyaç olarak önümüzde durmaktadır. Ancak bugün itibariyle ülkemizde yeni bir anayasa için gerekli demokratik tartışma ortamı bulunmamaktadır. Eril zihniyetten uzak, toplumsal cinsiyet eşitliğini esas alan, cinsel yönelim ve cinsel kimliklere saygılı, toplumsal sözleşme niteliğine sahip kadından yana bir Anayasa için mücadele yürütülmesi;

- KESK 'li kadınlar olarak, Konfederasyon bütünlüğünde hazırlanan anayasa önerilerinin kadınların taleplerini içerecek biçimde yeniden ele alınması,

- Anayasa mücadelesinin bu konuda çalışma yürüten kadın örgütleriyle ortaklaştırılması,

- “KESK’li Kadınlar Anayasayı Tartışıyor” konulu sempozyum, panel vb. düzenlenmesi,

ÇALIŞMA PROGRAMINA YÖNELİK OLARAK

- Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın kaldırılarak Kadın ve Eşitlik Bakanlığı’nın kurulması için eylemliliklerin örgütlenmesi;

- Ücretli doğum, ebeveyn izinlerinin arttırılması, ücretsiz kreşler, çocuk ve yaşlı bakım evlerinin açılması için çalışmaların yürütülmesi;

- İmza atılan uluslararası sözleşmelerin uygulanıp uygulanmadığının takip edilmesi, var olan ve çıkarılacak yasa ve düzenlemelerin kadın açısından incelenerek, üyelerin bilgilendirilip, eylem ve etkinlik örgütlenmesi;
- Dünya Bankası kadınların yüzyıllardır ana taleplerinden olan eşitlik kavramını kalkınmanın, verimliliğin ve karlılığın bir aracı olarak tanımlamakta; kadınlara eşitliğin hak olduğu için değil karı yükseltmek için eşitlik vaadinde bulunmaktadır. Bu duruma karşı gerçek eşitlik talebinin yükseltilmesi;
- Grev ve direnişteki kadınlarla dayanışma ilişkilerinin kurulması;

- Savaş, çatışma ve şiddet ortamlarından en çok kadınların etkilendiği gerçeğinden yola çıkarak ülkede yürütülen savaş politikalarına karşı, savaş sürecinin barışa evrilmesi ve ülkemizde halkların özgürce bir arada yaşadığı barış koşullarının yaratılması için mücadele edilmesi;

- Doğanın, çevrenin tahrip ve talanına karşı mücadeledeki kadınlarla dayanışma gösterilmesi, yayınlarda ‘ekoloji ve kadın’ konularına yer verilmesi;

- KESK Kadın-Ar biriminin oluşturarak, kadın araştırmalarının yapılması;

- KESK’in çıkardığı bütün materyallerde erkek egemen dilin kullanılmamasına dikkat edilmesi;

- KESK organlarında, 25 KASIM ve 8 MART’ larda kadın eylemleri dışında eylem kararı alınmaması;

- KESK Şubeler Platformu Kadın Meclislerinin oluşturulması yönünde çalışmaların yapılması;
- Kadın çalışmaları için şubelerde ayrı bütçe oluşturulması;
- Kadın sekreterliği olmayan sendikaların ilk genel kurullarında bu eksikliği giderecek değişikliğin yapılması ve kadın sekreterliklerinin her şubede oluşturulması için çalışmaların yürütülmesi;

- KESK Kadın Meclisi’nin eylül aylarında toplanarak, yıllık programını belirlemesi,

Kararlaştırmıştır.

Biz KESK’li kadınlar, küresel kapitalizmin can yakan sonuçlarından, sömürüden, eşitsizlikten, şiddetten, savaştan, anti-demokratik baskılardan, muhafazakâr anlayıştan, ataerkil sistemden, Kürt sorununun çözümsüzlüğünden, esnekleştirme ve taşeronlaştırma politikalarından, toplumu örgütsüzleştirme çabalarından, erkek egemen siyasetten, doğanın talanından ve daha sayabileceğimiz onlarca sorundan en çok etkilenenlerin kadınlar olduğunu biliyoruz. Tüm bunların çözümü için de 20 yıldır yürüttüğümüz mücadele deneyimlerimizle, birikimlerimiz ve gücümüzle kadınların öncülüğünde daha güçlü bir KESK, KESK’te daha güçlü bir kadın mücadelesi yaratma yolunda ilerleyeceğimizin sözünü veriyoruz.

YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ!
YAŞASIN KADIN DAYANIŞMASI!

Hiç yorum yok: